Roma - Büyülü Şehir


 
Vatikan
Roma benim için, büyüleyici kelimesinin anlamını tamamen değiştirmiş ve kendisine sürekli özlem duyacağım, o heyecanı hem anılarıma hem de yüreğime işlemiş cezp edici bir şehirdir. Belki dünya turu maceramızın başladığı ilk şehir olduğu için, belki biricik eşim ile evliliğimizin ilk yılında gitmiş olmamızın verdiği mutluluktan dolayıdır unutulmaz olması. Tabi ki bunların da etkisi büyük ama zaman geçtikçe ve yeni yerler görmeye başlayınca anladım ki gideceğiniz yerin ruhunu gitmeden önce tanıyıp oraya ayak basınca da bedenine bürünebilirseniz, emin olun ki gittiğiniz her yer sizi içine alıp mucizesini gösterip yaşatacaktır. Roma da yaşayacağınız mucize ise gerçekten çok etkileyici.
İspanyol Merdivenleri ve Condotti Caddesi

Özgürlük mücadelelerinin yaşandığı, kanlı dövüşlerin onur için yapıldığı Collesium’a gladyatör gözüyle, Vatikan da Sistine Şapeli’ne girip, boyamak için ömrünü harcayan Michalengelo’nun gözüyle ve Roma’yı Roma yapan Julius Ceasar’ın gözüyle görmeyi, havasını solurken hissettikleri duyguları hissetmeyi başarabilirseniz o zaman Roma’nın büyüsüne kapılabilirsiniz.

Aşk Çeşmesi

Orijinal adı Trevi Çeşmesi, bizce ve bir çok ülkede “Aşk Çeşmesi” olarak bilinen, gelen bütün insanlar farklı isimler verseler de o çeşmeye, ortak tek bir neden için arkalarını dönüp atarlar havuza parayı; Roma aşkı için, aşık olduğu bu büyülü kente tekrar kavuşabilmek için. Ruhu yakalamak gerekir, gerçeği değil. Tabi ki gerçek; havuza attığınız parayı Roma Belediyesi alıp sizin yerinize fona yatırıp buraya bir daha gelebilmeniz için birikim yaptığı değil. J Turizm mevsiminde havuzdan toplanan günlük 3000€ civarı para muhtaçlara dağıtılıyormuş. Ama bütün bunları düşünmek yerine siz o atmosferi yakalayabilmeli ve rüzgârına bırakmalısınız kendinizi.

Collesium

Roma’ya gitmeden önce Dan Brown’ın “Melekler ve Şeytanlar” adlı kitabını okuyun ya da Tom Hanks’in başrolünde oynadığı aynı kitaptan uyarlanan ve aynı adı taşıyan filmini mutlaka izleyin.


ice Cream

Elinize Roma’nın meşhur dondurmasından veya sokak satıcılarından biraz kestane alıp İspanyol Merdivenlerine çıkarak insanların gözlerinden bakmaya çalışabilir, sizin gibi bu şehrin büyüsüne kapılık kapılmadıklarını tahlil edebilirsiniz. Sokak aralarında korkmadan dolanarak yanaşabilmeli, ürkek bir turist gibi değil de bir Romalıymış gibi zenci satıcılara. Pazarlık edip bir çanta ya da ayakkabı alabilmelisiniz J.

Roma sokaklarını gezerken imparator Neron gibi bakabilmelisiniz, büyük yangın sırasında halkına yardım etmeye çalışırken hissettiği gibi, sahiplendiği gibi, sonra gülümseyebilmelisiniz ama bin yıl geçtikten sonra bile bütün dünyada; Roma’yı, halkını, gözbebeğini kendisinin yaktığını düşünen, hakkında fıkralar, hikâyeler, espriler yapılan hatta ve hatta adı yangın ile eşleştirilen bir imparator haline gelerek tanındığını düşünerek. Çoğu insan Neron’un imparator olduğunu dahi bilmez.

Dişi Kurt - Romus ve Romulus

İspanyol merdivenlerinin orada ya da meydanların herhangi birinde size Roma’yı hatırlatacak, pazarlık yaparak 30–50€ arası bir tablo satın almalısınız. Biz iyi ki almışız diyoruz, çünkü gittiğimiz her şehirden aldık ve müthiş bir koleksiyon yaptık. Aynı zamanda buzdolabı magneti ve anahtarlık biriktirirken eşimde kaşık biriktirdi J. Belli bir süre sonra sahip olduklarınıza bakıp heyecan duyabiliyorsunuz. Merdivenlerin önünden uzanan Condotti Caddesinde kalabalığa karışıp, ünlü markaların pahalı vitrinlerine bakabilirsiniz. İnsanların cesaret edip açamadığı mağaza kapılarını açıp içeri girebilir pahalı markaları inceleyebilirsiniz. Ne kadar ironik, binlerce, yüzyıllarca önce yapılmış tarihi yapılara dokunabilen insanoğlu birkaç hafta önce üretilmiş markaların ürünlerine dokunamıyor bile J.

Sistine Şapeli

Sokak ve caddelerde ki tarihi yapıların gölgesinde kalmış Roma’nın büyük kurucuları; Romulus ve Romus. Capitoline müzesinde bulunan Roma’nın sembolü dişi kurt heykelini mutlaka ziyaret edin. İtalya’ya gitmişken el yapımı, fiyatları 10€’dan başlayan meyve sebze kabartmalı sadece İtalya’da bulabileceğiniz, çerezlik ya da kahvaltılık olarak kullanabileceğiniz harika tabaklardan almayı unutmayın. Pizza ya da makarna yemek için çok düşünmeyin, âcizane tavsiyem İspanyol merdivenlerinin önünde bulunan Condotti caddesine girip etraftaki sokaklara dalarak hoşunuza giden bir yerde oturup yiyebilirsiniz. Open Bus tur bileti almalısınız şehri rahat turlayabilmek için Termini Bölgesinden, bileti alırken edineceğiniz Roma haritasında Open Bus güzergâhını ve duraklarını görebilir, bu sayede gitmek istediğiniz yerin en yakınında ki durağı belirleyip, gezi programınızı kolaylıkla yapabilirsiniz. Satın alacağınız bilet ile istediğiniz durakta inip, istediğiniz durakta tekrar binebilirsiniz. Küçük bir tavsiye; gezi tarihiniz güneşli güzel bir günde ise Open Bus üst kata çıkıp istediğiniz koltuğa yerleşip hiçbir durakta inmeden 2 kez bütün şehri turlayabilirsiniz. Bu sayede daha önce gözünüzden kaçırmış olabileceğiniz yerleri keşfedebilirsiniz. (http://www.trambusopen.com/)
Open Bus

Yürüyerek gezmelisiniz bütün şehri kendinize sürpriz yapmak için, çünkü her sokağın ya da caddenin sonu yeni bir maceraya açılıyor sanki. Her köşeyi dönünce meydanlar, meydanlarda çeşmeler, turistler için kurulan hediyelik eşya pazarları, ya da elinde harita ve fotoğraf makinesi olan telaşla yürüyen başka turistlerin peşine takılarak keşif yapmalısınız. Emin olun ki Roma sizin için de her zaman farklı olacaktır.

Ömer Faruk EREN
Roma 2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder